Takdir edileceği gibi her işyerinin kendine özgü kuralları olmakta ve çalışanlarda bu kurallar dahilinde iş hayatlarına devam etmektedir. İşe alınırken işveren tarafından konulan kurallar belirtilerek işçinin buna göre yapılacak işin kendisine göre olup olmadığını belirlemesi ve bunu kabul ederek çalışmaya başlaması gerekmektedir. Örneğin son yıllarda iş hayatına giren İş Sağlığı ve Güvenliği mevzuatı dahilinde her işyerinin uyması gereken kurallar dahilinde İş sağlığı ve güvenliğine ilişkin önlemler ve yükümlülükler gelmektedir. Gerçekten de yasa ve yönetmelikler çerçevesinde işveren işçiye iş sağlığı ve güvenliği bakımından verdiği koruyucu kıyafet ve malzemenin kullanılmasını isteyebilecek ve kullanılmaması koşulunda gereğinde işçiye hukuksal yaptırım uygulayabilecektir .Ve iş güvenliği uzmanları tarafından işyerlerinde işçi ve işverenlere eğitimler verilmektedir. Burada çalışandan istenen bu kurallara uymasıdır. Buna örnek verecek olursak inşaat şirketlerinde çalışanların baret takması istenmekte bu kurala uyulmadığı tespit edilirse yazılı savunması istenmekte belli bir süre içerisinde hatanın tekrarı halinde ise işveren tarafından iş sözleşmesi fesih edilecek ve işçi bir hak talep edemeyecek ve bu durumdan da kendisi zararlı çıkacaktır. İşçinin giyim tarzına, iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması amacıyla müdahale yetki ve sorumluluğu bu konudaki yönetmelikle açıkça belirtilmiştir. Bu konuya örnek olarak gösterilebilecek bir kararında Yüksek mahkeme işverenin verdiği koruyucu malzemeyi kullanmamakta ısrar ederek kendi sağlığını tehlikeye düşürdüğü gerekçesiyle yerel mahkemenin verdiği işe iade kararını reddetmiştir.
Bunun gibi işyerinin koymuş olduğu kıyafet, saç, sakal, (yasaklar nedeniyle azalmış olsa da) sigara içmeme yasaklarını da sayabiliriz. Bazı işyerleri erkeklerde sakallı bıyıklı çalışanı kesinlikle kabul etmemekte bayanlarda ise mini etek kesinlikle olmaz demektedir. İşverenin işçinin giyim ve dış görünüşüne müdahalesini haklı kılabilecek bir diğer haklı neden üretilen mal ya da hizmetin hijyen ve dolayısı ile de sağlık koşullarına uygunluk sebepleri olabilir. Gerçekten de İşverenler özellikle Gıda ve ilaç üretimi, sağlık hizmeti gibi alanlarda işyerlerinde maske ve bone kullanılması, sakal bıyık bırakılmaması türünden talimatlarla işçilerin iş esnasındaki kıyafetlerine ve görünümlerine müdahil olma hakkına sahiptirler. Bu konuya örnek verecek olursak işyerindeki aşçının sakallı ve bıyıklı olması ve yemeğin hijyeni açısından işveren tarafından bıyığının kesilmesi istenmiş ve bu durum mahkemeye taşınmış olup yüksek yargı görevi aşçı olan bir personelin uyarılara rağmen sakalını kesmekte direnmesi üzerine iş sözleşmesinin tazminatsız olarak sona erdirilmesinde işvereni haklı bulmuştur. Yüksek mahkeme kararının gerekçesinde’ “ Gerçekten davacının sakal bırakması sağlık koşulları ve gördüğü işin niteliği ile bağdaşmaz’’ diyerek işvereni haklı görmektedir…
Sonuç olarak her işyerinin kendine göre kuralları olmakla birlikte genel kabul görmüş hijyen, sağlık kuralları bulunmakta çalışanlardan bu kurallara işin başında belirtilerek uyması istenmektedir. Çalışanlar iş hayatlarının düzgün bir şekilde devam etmesi ve işin bitiminde yasal haklarından tamamen faydalanabilmesi için bu kurallara uyması istenmektedir…