BAŞKAN YILMAZ'IN 8 MART KADINLAR GÜNÜ MESAJI
Başkan Yılmaz,8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısı ile yayınladığı mesajda;
Ülkemizde 1921 yılından itibaren kutlanmaya başlanan 8 Mart Dünya Kadınlar Günü, bugünün Türkiye’sinde kadınlar için çok ayrıcalıklı bir yer teşkil ediyor. Ülkemiz artık günümüzde, erkeklerin yanı sıra yaşadığı zamana gerçek mührünü vuran güçlü kadınlarla da anılıyor. Erkek egemen bir toplumdan sıyrılmayı başaran kadınlarımız, artık hem kendi sorunları konuşuyor, hem de liderlik vasıflarıyla birlikte cesaret ve örnek bir insan olduğunu bu toplumun dikkatine sunuyor. Çünkü artık şu gerçek biliniyor ki, kadınlarımız Çanakkale ve Kurtuluş Savaşı’ndan bu yana, Türkiye’de verilen istiklal mücadelesinde varlığını ve ağırlığını hissettiriyor.
Bir taraftan Türkiye, genç nüfusu, tarihî ve jeopolitik gücü, dünyadaki mazlumlara ve mağdurlara insani yaklaşımı, daha adil, müreffeh, barış dolu bir geleceği inşa etmek için çalışırken kadın, ya kendini direk hissettiriyor, ya da erkeğin başarılarında hiç de yadsınamayacak bir rol ediniyor.
Bizler adalet fikri ile dünyaya geldiğimiz inancıyla ayakta duran insanlar olarak, erkeklerle farklı yaratılış özelliklerine sahip olmamıza rağmen, bugün Türkiye’de ya erkekler kadar başarılarıyla, ya da başarılı erlerinin arkasında, yanında duran yapısal mekanizmalarıyla bu hayatta etkin yer alıyoruz. Bunun için, kadınıyla erkeğiyle aynı başarıların paylaşımında son 14 yıldır önemli bir seferberlik yürütüyoruz.
Bugün kadın, modern dünyanın en temel konularının başında geliyor. İşte bu çalışmaların bir eseri olarak kadınlarımızın işgücüne katılım oranı, son 10 yılda yüzde 23’ten yüzde 31’lere çıktı. Aynı zamanda siyaset ve karar alma mekanizmalarına da katılımı noktasında yoğun teşviklerde bulunuyoruz. Yine bugün kadının ve erkeğin, 21’inci yüzyılda birbirini bütünleyen iki cins olduğu inanç şiarıyla birlikte, artık kadın ve erkek arasında bir hiyerarşiden değil, işbirliğinden söz ediyoruz. Çünkü Yaratıcımız, kadına ve erkeğe farklı kabiliyetler vermiş ve onları birbirinin velisi kılmıştır. Bugün genel toplumda eğer her başarılı erkeğin ardında bir kadın vardır şiarı konuşuluyorsa, şunu asla unutmayalım! Kadın ve erkek, bir kuşun kanadı gibidir. Biri olmazsa o kuş uçamaz! Dolayısıyla, başarılı bir erkek, başarılı bir neslin ve başarılı kadınların da garantörü olmuştur. Artık yaşamımızda sadece erkek veya sadece kadın yoktur. Kadın ve erkek varsa, aile vardır. Kadın ve erkek varsa gelecek vardır. Birlik vardır, beraberlik vardır, hep birlikte Türkiye vardır.
Biliyorsunuz, hemen yanı başımızda Suriye’de, bir insanlık trajedisi yaşanıyor. Yüzbinlerce insanın öldüğü savaş şartları, yine en çok kadınları ve çocukları vuruyor. Uluslararası toplumun anlı şanlı kurumları onları kaderlerine terk etse de, biz etmedik; edemeyiz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak, bizler onlara kucak açtık, onları misafirlerimiz olarak kabul ettik. Ben her şeyden önce bir vatandaş ve bir kadın olarak, mazlum ve mağdurlara ülkemizin yaptıklarından onur duyuyorum. Aynı zamanda, başarılı bir Büyükşehir Belediye Başkanı eşi olarak, zulme uğrayanları gözetme sorumluluğunun, ülkemiz makamları tarafından en duyarlı biçimde icra edildiğini yakından görüyor ve bundan da mutlu oluyorum.
Daha müreffeh bir gelecek ve daha müreffeh yarınlarımız için kadın-erkek şeklinde ayrıştırmak, ayrıştırılmak yerine, bir ve beraber olarak, hem aklı, hem de gücü birleştirerek var olmalıyız. Bu anlayıştan yola çıkarak başta Ordu’da, ülkemizde ve tüm Dünya’da 8 Mart’ta kutlanan, Dünya Kadınlar Günü’nüzü kutluyor, huzur ve refah dolu bir dünya için, kardeşliğimizin güçlenmesine vesile olacak kadınıyla, erkeğiyle, genciyle yaşlısıyla birleştirici zeminlerde tekrar buluşmayı temenni ediyorum.