“TARİHSEL SÜREÇTE KADIN HAKLARI”

Gündem 09.03.2021 - 21:35, Güncelleme: 15.06.2023 - 07:39 3859+ kez okundu.
 

“TARİHSEL SÜREÇTE KADIN HAKLARI”

Ordu Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kapsamında “Tarihsel Süreçte Kadın Hakları” konulu online seminer düzenlendi.

Ordu Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kapsamında “Tarihsel Süreçte Kadın Hakları” konulu online seminer düzenlendi. You Tube Oduzem kanalı üzerinden gerçekleştirilen programın açılış konuşmasını yapan Toplumsal Cinsiyet Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Nalan Arabacı, Türk toplumunda kadının konumuna yönelik bilgiler vererek “Toplumsal alanda cinsiyet eşitliğinin sağlanması, kadın emeğinin takdir edilmesi, kadına hak ettiği değerin verilmesi hem aile birliğinin ve refahının hem de toplum birliğinin ve refahının sağlanmasında çok önemli bir role sahiptir. Kadının güçlü ve özgüvenli olması demek toplumun da güçlü olması anlamına gelmektedir. Bu bağlamda en büyük temennimiz elde edilen hak ve kazanımların devam etmesidir.” dedi. Rektör Prof. Dr. Ali Akdoğan, “Özverili ve üretken çalışmaları ile aileyi ve toplumumuzu şekillendiren kadınlarımız, geçmişten günümüze tarihimizin her evresinde toplumsal hayatımızın, millet ve devlet yapımızın odağında yer almış, her dönemde ve süreçte fedakarlıkların en yücesini daima göstermişlerdir. Toplumun atfettiği rol ve davranış kalıplarıyla inşa edilen kadın ve erkek kimliklerini ifade eden toplumsal cinsiyet olgusunu “eşit” olana çevrilmesi ve hayatın pek çok alanında yaşanan toplumsal cinsiyet ayrımcılığının ortadan kaldırılması için üzerimize düşeni yapmak hepimizin ortak arzusu olmalıdır. Kadın ile erkeği kutuplaştırmak her iki cinse yapılan en büyük kötülüktür, kadın ve erkek birbirinin mütemmimidir. Bizler, Cahiliye Dönemi’nde kız çocuklarının diri diri toprağa gömüldüğü toplum yapısının değil, onların haklarının sonuna kadar savunulduğu bir inancın mümessilleriyiz. Bizim milli ve manevi gerçekliklerimiz kadına sahip oldukları hak ve özgürlüklerin verilmesini bir emir addeder. Dolayısıyla kadının hakkı ihlal ediliyorsa, kadına karşı şiddet varsa ve kadın ötekileştirilip görmezden geliniyorsa onları toplum olarak, insan olarak savunmak hepimizin sorumluluğundadır. Bu bağlamda kadınlarımızın ekonomik, siyasi, bilimsel ve sosyal alanda daha çok yer alarak kamusal alanda daha da görünür olmaları ve onlara tüm alanlarda fırsat eşitliğinin verilmesi, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin sona erdirilmesi yolunda atılmış önemli bir adım olacaktır. Bu duygu ve düşüncelerle bu önemli günün bir farkındalık oluşturması temennisiyle tüm kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü kutluyorum.” şeklinde konuştu. Açılış konuşmalarının ardından Eğitim Fakültesinden Dr. Öğr. Üyesi Tuğba Acar Erdol,kadın hareketleri, feminizm ve toplumsal cinsiyet başlığı altında kadınların tarihsel süreç içerisindeki konumu, feminizmin birinci, ikinci ve üçüncü dalgasında kadınların elde etmiş oldukları hak ve kazanımlar hakkında bilgi verdi. Eğitim Fakültesi Dekan Vekili ve İlahiyat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Sadık Kılıç, kadın cinayetleri ve kadına yönelik şiddete dikkat çekerek kültürel, dini, ahlaki, manevi ve felsefi ölçütler ışığında kadın ve kız çocuklarına nasıl davranılması gerektiğine yönelik şiddeti gerçekleştirenlerin eğitimi hususunda en kısa sürede kalıcı çalışmalar ve önleyici tedbirlerin alınması gerektiğinin altını çizdi. Program, soru-cevap bölümünün ardından sona erdi. Programın tamamını izlemek için: https://www.youtube.com/watch?v=2137MOH3-s4  
Ordu Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kapsamında “Tarihsel Süreçte Kadın Hakları” konulu online seminer düzenlendi.

Ordu Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kapsamında “Tarihsel Süreçte Kadın Hakları” konulu online seminer düzenlendi.
You Tube Oduzem kanalı üzerinden gerçekleştirilen programın açılış konuşmasını yapan Toplumsal Cinsiyet Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Nalan Arabacı, Türk toplumunda kadının konumuna yönelik bilgiler vererek “Toplumsal alanda cinsiyet eşitliğinin sağlanması, kadın emeğinin takdir edilmesi, kadına hak ettiği değerin verilmesi hem aile birliğinin ve refahının hem de toplum birliğinin ve refahının sağlanmasında çok önemli bir role sahiptir. Kadının güçlü ve özgüvenli olması demek toplumun da güçlü olması anlamına gelmektedir. Bu bağlamda en büyük temennimiz elde edilen hak ve kazanımların devam etmesidir.” dedi.
Rektör Prof. Dr. Ali Akdoğan, “Özverili ve üretken çalışmaları ile aileyi ve toplumumuzu şekillendiren kadınlarımız, geçmişten günümüze tarihimizin her evresinde toplumsal hayatımızın, millet ve devlet yapımızın odağında yer almış, her dönemde ve süreçte fedakarlıkların en yücesini daima göstermişlerdir. Toplumun atfettiği rol ve davranış kalıplarıyla inşa edilen kadın ve erkek kimliklerini ifade eden toplumsal cinsiyet olgusunu “eşit” olana çevrilmesi ve hayatın pek çok alanında yaşanan toplumsal cinsiyet ayrımcılığının ortadan kaldırılması için üzerimize düşeni yapmak hepimizin ortak arzusu olmalıdır. Kadın ile erkeği kutuplaştırmak her iki cinse yapılan en büyük kötülüktür, kadın ve erkek birbirinin mütemmimidir. Bizler, Cahiliye Dönemi’nde kız çocuklarının diri diri toprağa gömüldüğü toplum yapısının değil, onların haklarının sonuna kadar savunulduğu bir inancın mümessilleriyiz. Bizim milli ve manevi gerçekliklerimiz kadına sahip oldukları hak ve özgürlüklerin verilmesini bir emir addeder. Dolayısıyla kadının hakkı ihlal ediliyorsa, kadına karşı şiddet varsa ve kadın ötekileştirilip görmezden geliniyorsa onları toplum olarak, insan olarak savunmak hepimizin sorumluluğundadır. Bu bağlamda kadınlarımızın ekonomik, siyasi, bilimsel ve sosyal alanda daha çok yer alarak kamusal alanda daha da görünür olmaları ve onlara tüm alanlarda fırsat eşitliğinin verilmesi, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin sona erdirilmesi yolunda atılmış önemli bir adım olacaktır. Bu duygu ve düşüncelerle bu önemli günün bir farkındalık oluşturması temennisiyle tüm kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü kutluyorum.” şeklinde konuştu.
Açılış konuşmalarının ardından Eğitim Fakültesinden Dr. Öğr. Üyesi Tuğba Acar Erdol,kadın hareketleri, feminizm ve toplumsal cinsiyet başlığı altında kadınların tarihsel süreç içerisindeki konumu, feminizmin birinci, ikinci ve üçüncü dalgasında kadınların elde etmiş oldukları hak ve kazanımlar hakkında bilgi verdi.
Eğitim Fakültesi Dekan Vekili ve İlahiyat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Sadık Kılıç, kadın cinayetleri ve kadına yönelik şiddete dikkat çekerek kültürel, dini, ahlaki, manevi ve felsefi ölçütler ışığında kadın ve kız çocuklarına nasıl davranılması gerektiğine yönelik şiddeti gerçekleştirenlerin eğitimi hususunda en kısa sürede kalıcı çalışmalar ve önleyici tedbirlerin alınması gerektiğinin altını çizdi. Program, soru-cevap bölümünün ardından sona erdi. Programın tamamını izlemek için: https://www.youtube.com/watch?v=2137MOH3-s4

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ordumanset.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.